15 Gün
Yurt Dışı Turlar
15 kişi
Orta Asya turu kapsamında İpek Yolu üzerindeki eşsiz noktalara doğru kültürel bir yolculuğa çıkın! Özbekistan ve Tacikistan’ın incilerini keşfedeceğiniz bu turda, Taşkent’ten Khiva’ya, Buhara’dan Semerkand’a, Panjakent’ten İstaravshan ve Khujand’a kadar uzanan bir rota sizi bekliyor. Orta Çağ'ın mimari güzelliklerine tanıklık ederken, İskanderkul Gölü'nün doğal ihtişamının tadını çıkaracaksınız. Konforunuzdan ödün vermeden bu iki muhteşem ülkenin derin kültürel mirasını keşfetmeye hazır olun.
Özbekistan’a uçuş. Taşkent’e varış ve otelinize transfer. Dinlenebileceğiniz bir gece geçireceksiniz.
Bugün Taşkent’in Hasti İmam Meydanı, görkemli Barak Han Medresesi, Tillja Şeyh Camii ve Osman dönemine ait nadide el yazması Kuran-ı Kerim’i görebileceğiniz Kaffal Şaşi Türbesi gibi önemli yapıları ziyaret edeceksiniz. Ardından 1001 Gece Masalları’nı anımsatan egzotik kokularıyla ünlü Chorsu çarşısına giderek renkli bir deneyim yaşayacaksınız. Öğleden sonra, şehrin modern kısmını gezerek Bağımsızlık Meydanı ve Emir Timur Meydanı’nı göreceksiniz. Akşam Ürgenç’e uçuş. Ürgenç’ten Hive’ye transferiniz sonrasında otelinize ulaşacaksınız.
Bir masal şehri olan Hive'de, İçan-Kala Kalesi’ni ziyaret edeceksiniz. Kunja Kalesi, Allakulikhan Türbesi, XVIII. yüzyıla ait Muhammed Aminkhan Medresesi ve Şergasikhan Medresesi, Kalta Minor gibi tarihî yapıları göreceksiniz. Geziye Cuma Camii (18. yüzyıl), Tash-Khavli Sarayı, Pakhlovon Mahmud Türbesi, İslam Hoca Minaresi gibi yapılarla devam edeceksiniz. Konaklama Hive’de sağlanacak.
Kızılkum Çölü üzerinden Buhara’ya doğru yola çıkıyorsunuz. Bu kurak gibi görünen arazide Amu Derya Nehri boyunca ilerlerken, bölge ve halk hakkında rehberinizden ilginç bilgiler dinleyeceksiniz. Geceyi Buhara’da geçireceksiniz.
Serafşan vadisinde yer alan Buhara, Orta Çağ'daki özgün cazibesini koruyan bir şehir. Eskiden İpek Yolu’nun en önemli duraklarından biri olan Buhara, İslam kültürünün merkezi haline gelmiştir. Kent, yüzlerce medrese ve camiye ev sahipliği yapmaktadır. Bu tarihi şehirde Ark Kalesi (I-IV. yüzyıllar), Poi-Kalan Kompleksi (XV-XVI. yüzyıllar), Uluğbek ve Abdul Aziz Medreseleri (XV-XVII. yüzyıllar) ve Labi-Haus gibi Orta Çağ'ın göz kamaştırıcı yapıtlarını göreceksiniz. Konaklama Buhara’da bir otelde sağlanacak.
Semerkand’a doğru yola çıkıyoruz, 1001 Gece Masalları'ndan fırlamış bir şehir (UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor). Orta Çağ'da dünyanın en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilen bu şehirdeki yolculuğumuzda Gijduvan kasabasındaki bir çömlek ustasının ailesinin el sanatları atölyesini ziyaret edeceğiz. Ardından eski Rabat-i Malik ve Sardoba kervansarayları (su depolama tesisi) gezilecek. Semerkand’a varış. Otele yerleşmeniz sonrasında istirahat için yeterli zamanınız olacak.
Semerkand, “Doğu’nun en değerli incisi”, dünyadaki en eski kültürel merkezlerden biri olarak zengin bir tarihe sahiptir. Eski Sogd’un efsanevi başkenti Afrosiab, batıdan Büyük İskender ve doğudan Cengiz Han’ın fetih hedefi olmuştur. Amir Timur, burada başkentini kurmuş ve İslam mimarisinin sayısız başyapıtı, imparatorluğunun büyüklüğünü, gücünü ve ihtişamını gözler önüne seriyor. Semerkand’daki ilk günümüzde, Amir Timur ve halefleri tarafından yaptırılan muazzam camiler ve en güzel medreseler ziyaret edilecek. Bibihânüm Camii ve Registan Meydanı'ndaki üç medrese – Ulugbek, Şir-Dar ve Tilla-Kari – bu gezinin en göz alıcı noktalarından bazılarıdır. Amir Timur ve diğer hükümdarların mezarları da Gur-Emir Türbesi’nde yer alıyor. Gün sonunda otele transferiniz sağlanacak ve geceyi otelde geçireceksiniz.
Semerkand, dini bir hac yeri ve pazar yeri olarak bugün de canlı bir şehir olma özelliğini sürdürüyor. Eski şehrin dışında yer alan Şah-i Zinde Necropolü, her gün yüzlerce hacının dua etmek için ziyaret ettiği kutsal bir mekan. Şah-i Zinde Necropolü’nde, hacılarla bir arada gezip zarifçe mozaiklerle bezeli türbeleri görebilirsiniz. Semerkand’daki ikinci gününüzde, şehrin canlı pazarlarında dolaşıp, tarım ürünlerinin çeşitliliğini keşfedeceksiniz. Otele dönüşünüz sonrası serbest zamanınız olacak.
Kahvaltının ardından, Özbekistan-Tacikistan sınır kapısı "Jartepa" üzerinden Pendcihent’e doğru yola çıkıyoruz. Penjikent, Tacikistan'da, Zarafşan Nehri vadisinde, beş köyden oluşan bir şehir olarak biliniyor. MÖ 5.-8. yüzyıllarda kurulduğu tahmin edilen bu şehir, o dönemde Sogd’un en önemli kültürel ve el sanatları merkezlerinden biriydi. Penjikent, “Orta Asya Pompeii” olarak da anılmaktadır. Şehir, mükemmel şekilde surlarla çevrili, organize bir yapıya sahipti ve içinde bir hükümdar sarayı, iki tapınak, pazarlar ve zengin evler bulunuyordu. Bu antik şehrin kalıntıları ancak geçen yüzyılda keşfedildi. Bugün, turistler, bu eski şehrin kalıntılarında, yerleşim alanlarını, yönetici sarayını, el sanatları atölyelerini ve ateş tapınağını görebilirler. Otele transferiniz sonrasında konaklama için yeterli zamanınız olacak.
Bugünkü yolculuğumuz bizi yüksek dağlardaki İskenderkul Gölü’ne götürecek (deniz seviyesinden 2.255 metre yükseklikte). Fann Dağları’nda yer alan bu muazzam bölge, Orta Asya'nın en güzel alanlarından biridir. Efsaneye göre Büyük İskender, karşı gelen bir köyü yok etmek için nehri tıkayarak bu gölü oluşturmuştur. Göl kenarına vardığımızda, sahilde yürüyüş yapacağız. Ayrıca, 40 dakikalık bir yürüyüşle, yol boyunca 5 pınar, Zmeinoe Gölü ve 38 metre yüksekliğinde "Fan Niagara" olarak bilinen bir şelaleyi göreceğiz. Tacikistan, su kaynakları açısından, CIS ülkeleri arasında ikinci sıradadır ve Orta Asya’daki en yüksek su rezervlerine sahip ülkedir. 1.000’den fazla nehri, 2.000 gölü ve 8.000 buzuluyla dikkat çeker. Akşam yemeği sonrasında geceyi bir aile evinde geçireceksiniz.
Sabah erken saatlerde, Anzob Geçidi (3,372 m) ve İstiklal Tüneli üzerinden Duşanbe’ye hareket ediyoruz. Dağ yollarından geçerken fotoğraf çekmek için bolca duraklama fırsatımız olacak. Günün ikinci yarısında ise şehir turumuza başlıyoruz. İlk durağımız Rudaki Parkı, ardından Ulusal Kütüphane, Beyaz Saray, Devlet Arması, Parlamento Binası ve Jomi Tiyatrosu’nu göreceğiz. Daha sonra İçişleri Bakanlığı ve dünyanın en büyük ulusal bayrağını (165 m yüksekliğinde direğe asılı, 30 m genişliğinde ve 60 m uzunluğunda) görebileceğimiz milli parkta yürüyüş yapacağız. Merkez Müzesi gezimizin ardından öğle yemeği için mola vereceğiz. Ardından geleneksel müzik aletlerinin sergilendiği Gurminj Müzesi’ni ziyaret ediyoruz. Akşam yemeği, yerel bir restoranda geleneksel Tacik mutfağından lezzetlerle sunulacak. Konaklama için otele ulaşımınız sağlanacak.
Sabah, Duşanbe’den 35 km uzaklıktaki Hissar Kalesi’ne hareket ediyoruz. Bu tarihi yapı, VII. ve XVII. yüzyıllar arasında inşa edilmiş olup, dönemin Buhara Emirinin vekilinin ikametgahı olarak kullanılmıştır. Yüksek bir tepeye kurulmuş olan kalenin 1 m kalınlığındaki surları ve top delikleri bulunuyor. Günümüzde kalenin sadece giriş kapısı ve iki büyük kulesi sağlam durumda. Hissar’da ayrıca 16.-17. yüzyıldan kalma "Madrasa-i Kuhna" (eski medrese), cami ve 16. yüzyıldan kalma "Mahdumi Azam" türbesi gibi yapılar da bulunuyor. Duşanbe’ye dönüşümüzün ardından öğle yemeği yiyeceğiz. Daha sonra şehrin panoramik manzaralarını görebileceğimiz Botanik Bahçesi ve Zafer Parkı’nı ziyaret edeceğiz. Geceyi otelde geçireceksiniz.
Sabah Duşanbe’den ayrılarak Hucend’e (250 km, 5-6 saat) doğru yola çıkıyoruz. Anzob Tüneli’nden geçerek yerel bir Çayhane’de öğle yemeği molası vereceğiz. Öğleden sonra Şahristan Tüneli’nden geçip İstaravşan’da kısa bir mola verecek, burada bir yerel pazarı ziyaret edeceğiz. Hazret Şah Mimari Kompleksi’ni göreceğiz; bu kompleks, Hazret Şah Türbesi, Kusam bin Abbas’ın kardeşinin mezarı, Khudayar Valami Türbesi ve 19. yüzyıldan kalma Namazgah Camii’ni içeriyor. Ardından Ura-Tube’deki eski yerleşim yeri Mug Teppe’yi ziyaret edeceğiz. Şehrin, Büyük Kiros tarafından imparatorluğun kuzeydoğusunda kurulduğu rivayet ediliyor. Hucend’e varış sonrasında serbest zamanınız olacak.
Sabah, Tacikistan’ın ikinci büyük şehri Hucend’de şehir turuna başlıyoruz. Şehir, Fergana Vadisi’nin girişinde, Sir Derya Nehri kıyısında yer alıyor ve 149.000 kişilik bir nüfusa sahip. Ayrıca ülkenin en kuzeydeki vilayeti olan Sughd’un başkentidir. Öğleden sonra Hucend Kültür Sarayı’nı ziyaret edeceğiz; burada Tacikistan’ın ilk başkanı seçilmiştir. Şehir merkezinde bulunan büyük camiyi de gezdikten sonra öğleden sonra Taşkent’e, yani Özbekistan’a doğru yola çıkıyoruz. Şehre varış sonrasında konaklama için otele yerleşeceksiniz.
Taşkent’te havaalanına transfer ile turumuzu tamamlıyoruz. Sativa farkıyla bu harika yolculuğu unutulmaz anılarla noktalıyor ve vedalaşıyoruz.
Detaylı bilgi ve rezervasyon için hemen ulaşın ► +90 532 606 40 96 | Egemen Çakır
Katılımcı Sayısı: 4 - 15 kişi
4 kişiden itibaren istediğiniz tarihte özel tur düzenlenir.
Fiyatlarımız 2024 yılı için geçerli olup 4 kişi baz alınmıştır. Talep üzerine daha kalabalık gruplar için indirimli fiyatlar uygulanabilir.